Güneşin Koç burcuna geçmesiyle birlikte yeni bir Zodyak döngüsüne başladık ve baharın ayak sesleriyle içimiz kıpır kıpır , heyecanlı, cesur, girişken yüksek enerjili bir ruh haline bürünmüş gibi hissedebiliriz.
28 Mart Pazar gecesi İzmir saati ile 21:48’de 5-11 aksında 8° Terazi Burcunda bir dolunayla tamamlanma evresine giriyoruz. Kadın-erkek ilişkilerinin topluma yansıması, toplum içinde adalet arayışı ve anayasal gelişmeler, diplomatik süreçler, bireysel anlamda yetenek ve hobilerden kazanılan- kaybedilen paralar, şans oyunları, borsayla ilgi her türlü finansal haberler bu dolunayın konusu olacak.
Güçlü dönüşümler yaşayıp kendi kendini yenileyebilen, bulanık sularda yüzse de sezgileriyle yön bulabilen, en dibi görse de yüze çıkabilen, ölümü hissettiğinde bunu başka ellere bırakmayıp kendi zehriyle kendini öldürebilen, fakat kendi gücünün bir türlü farkında olamayan gururlu ve bir o kadar da gözü kara Akrep burcu doğasında yaşanacak tüm bu süreç. Yükseleni Akrep olan bu dolunay, tamamlanma evresindeki konularımızı, krizleri, kayıpları, ortaklaşa gelirleri, gizemleri, okült konuları, yanma ve küllerinden doğma gibi dönüşümü ve şifayı en iyi yaşatan 8. Ev’den , Akrep’in doğal evinden yönetecek Mars ona ayrılan süreci..
Mars bizim eylem gücümüzdür, ateş elementidir, heyecan, aksiyon, cesaret ve hırs verir. İçsel olarak marsiyen etkiler altındayız. Düşünmeden eyleme geçmeye çok hazırız. Ne hoş ki, düşünmeye vakit bulsak ta Mars İkizler’de, Merkür Balık’ta… Zihin dağınık. Ve bulanık tabi ki, bir süredir Neptün kavuşumuyla. Değişken nitelikte kare açı yapan bu ikili ; ‘’Zihinsel ve eylemsel tutarsızlığa yatkın etkiler altındasınız, gerginlikle atılan adımların istenmeyen sonuçlar verebileceğini unutmayınız. ‘’ diyerek bizleri uyarıyor.
Ay-Güneş karşıtlığı yaşanırken, Ay’ın yöneticisi Venüs’ün, Güneş ve Chiron’la Koç burcundaki partil kavuşumla desteklenmesi, dolunayın; dişil enerjiyi de hedef alarak Mars’ın 8. Ev konularıyla muhattap edeceğini gösteriyor.
Yaralı şifacımız Chiron, Güneşle Venüs’ün arasına girip canımızı yakacak gibi görünse de Akrep’in şifacılığını da arkasına alan bu dolunayda konular ne şekilde canımızı yaksa, bizi yaralasa da zaman içinde bunun bir şifalanma olduğunu hissedeceğiz.
Sevgiyi gösterme biçimimizi ve parayı temsil eden Venüs, Mars yönetimindeki Koç’un dürtüsel hareketliliğinden huzur bulamaz. Bu da bizim ikili ilişkilerde huzursuzluk yaşamamıza ve paramızın değer kaybetmesine, diplomatik krizlere, ticari ilişkilerden zararlı çıkmamıza sebebiyet verecektir. Aynı zamanda maddesel güvencenin simgesi olan Boğa’da ele aldığı konuları ters-düz etmeden bırakmayan Urünüs’ün de hoşuna gidecek olan bu durum epeyce bir süre para piyasalarımızı çalkalayacağı, bizlerin de bu duruma alışacağı bir sürece destek verecek.
Hava elementinden Satürn’ün Mars’a üçgen açıyla güç vermesi de bu dönemin önemli göksel enerjilerinden. Satürn’ü devlet, Mars’ı asker olarak ele alırsak, devlet gücüyle harekete geçecek askerlerin, özellikle hava kuvvetlerinin maddi manevi zarara uğrayabileceği ihtimalini, sinsice planlanan saldırılara açık enerjilerde olduğunu da söylemek mümkün. Rabbim hırsının kurbanı olmaktan korusun tüm insanlığı.
Bu açı aynı zamanda şifanın ve maddi kayıpların konu alanında olması sebebiyle, aşı bütçesi veya sağlık giderleri gibi devletin mali kayıpları şeklinde de gündeme gelebilir. İletişim kazalarına dikkat çeken, trafikte de ekstra temkinli olunması gereken riskli bir süreç geçireceğiz. Bu açı, yakın çevre veya akrabalar arasında eril enerjilerin alacak verecek konularına da vurgu yapabilir.
8. evde Kad- Mars kavuşumundan aldığım yetkiye dayanarak ……Negatif gibi görünen tüm bu ihtimal senaryolarının içinde şunu da belirtmeliyim ki; bu dolunayda ne yaşarsak yaşayalım, kişiye özel hazırlanmış hayat deneyimlerinin, kaçınılmaz kadersellikle sahiplerine gönderildiğini bilmeliyiz. Gönül ferahlığıyla , her birimiz sisteme emanetiz.
Merkür’ün, yükselen Akrep’le yaptığı element bazında üçgen açısını göz ardı etmezsek, sezgilerimizle yön bulmak konuları daha sağlıklı sonuçlara götürebilir. Dürtüsel davranmayı kontrol altında tutup sonuçları tüm olasılıklarıyla düşünüp sezgileri kullanarak eyleme geçebilirsek ne ala.. Ötesi zaten takdir-ilahi demiştik.
Görünen o ki; bu dolunay meditasyonunda, her şer’de var olan bir hayr-ı almaya hep birlikte niyet edicez.
Şifa ve Işıkla..
Namaste.
Gizem AKIN.